Sensörler günümüzde endüstride, tıpta, otomotiv sektöründe ve daha birçok alanda geniş bir kullanım alanına sahiptir. Analog ve dijital olarak 2 temel gruba ayrılırlar. Analog sensörler, çevresel değişkenleri algılayarak bu değişkenleri elektriksel sinyallere dönüştüren cihazlardır. Bu sayede, çeşitli sistemlerdeki değişkenleri izlemek, kontrol etmek ve ölçmek mümkün olmaktadır. Dijital sensörler ise çevresel koşulları algılayarak dijital sinyallere dönüştüren ve bu sayede çeşitli uygulamalarda kullanılan önemli bileşenlerdir. Her iki sensör türü de ışık, sıcaklık, basınç, nem, hareket gibi çeşitli çevresel koşulları algılayabilirler.
Gelin şimdi hep birlikte bu iki sensör tipinin özelliklerine ve aralarındaki farklara göz atalım.

Analog Sensörler
Analog Sensörlerin Kullanım Alanları
Analog sensörlerin kullanım alanları oldukça geniştir. Endüstriyel otomasyon sistemlerinde sıcaklık, basınç, akış gibi değişkenleri izlemek ve kontrol etmek için sıklıkla kullanılmaktadır. Ayrıca, tıbbi cihazlarda hasta izleme sistemlerinde, hava kalitesi ölçümlerinde, otomotiv sektöründe ve çevre izleme uygulamalarında da analog sensörlerin önemi giderek artmaktadır.
Analog Sensörlerin Avantaj ve Dezavantajları
Dijital Sensörler

Dijital Sensörlerin Kullanım Alanları
